MBA Okulları’nın 3. Kristal Çam Ödülleri Sahiplerini Buldu
MBA Okulları’nın 3. Kristal Çam Ödülleri, Kurtköy kampüsünde düzenlenen görkemli bir törenle sahiplerini buldu. Törenin sunuculuğunu ünlü isimler Nagihan Karadere ve Uğur Arslan üstlendi. Öğrencilerin oylarıyla Meslek Onur Ödülü’ne layık görülen Murat Serezli, büyük alkışlar eşliğinde sahneye çıktı.
Ödülü gençlerden almanın kendisi için büyük bir gurur kaynağı olduğunu vurgulayan Serezli, “Bu ödülü almak bana iki kat mutluluk verdi. Gençler yarınımız, değişimin ve yeniliğin sembolü. Yaptığımız işin onların beğenisini kazanması benim için çok değerli” ifadelerini kullandı. Seyircinin beğenisinin kendisi için her zaman birinci öncelik olduğunu belirten başarılı oyuncu, “Ödüller insanı şımartmamalı, ancak takdir edilmek doğru yolda olduğumuzu gösterir. Ödül almak tabii ki onurlandırıcı ama seyircinin alkışı, ilgisi her şeyden önemli” yorumunu yaptı.
Göktürk Projesi İçin Radikal Değişim
Murat Serezli, Göktürk projesi için üç yıl boyunca saçını ve sakalını uzattı ve büyük dönüşümünü anlatarak “Belime kadar uzanan saç ve yoğun sakallarla bambaşka biriydim. Saçımı ve sakalımı kestirince adeta rahatlama geldi. 10 yaş yaşlı görünüyordum, şimdi 10 yaş genç hissediyorum. O dönemde dikkat çekmemek için saklanıyordum; şimdi bu değişimle herkes daha da şaşırıyor” dedi.
2024-2025’e Hızlı Giriş: Yeni Projeler Yolda!
2024 yılı hakkında açıklamalarda bulunan Serezli, iki yıldır çekimleri süren Göktürk projesinin önemli bir kısmını tamamladıklarını ve şu anda Leyla dizisinde etkileyici bir karakter canlandırdığını belirtti. Ünlü oyuncu ayrıca, Necip Fazıl Kısakürek’in klasik eseri Bir Adam Yaratmak adlı sinema uyarlamasında da rol alacağını duyurdu. Serezli, “2024’ün sonu ve 2025 benim için çok yoğun geçecek, farklı projelerle seyirci karşısına çıkacağım” dedi.
Asker Rolleri ve Gerçekler
Asker rolleriyle özdeşleşen Murat Serezli, bu rollerin üzerine yapışmasından çekinip çekinmediği sorulunca içten bir yanıt verdi. Dağ filmlerindeki subay karakterine atıfta bulunan Serezli, “O subay, askerlerine emir eri gibi değil, evladı gibi bakan, Atatürk ilkelerine bağlı, taktik zekâsıyla öne çıkan onurlu bir Türk subayıydı. Böylesine gururlu bir karakter üzerime yapışacaksa, bundan onur duyarım. Ama gerçek hayatta askerlik, ancak gerçek kahramanların üstesinden gelebileceği kadar zor bir görev” açıklamasını yaptı.
